En İyi Açık Dünya Hayatta Kalma Oyunları
Bu koleksiyonda adından da anlaşılacağı üzere bize açık dünya sunan ve hayatta kalma türündeki kaliteli oyunları sıralayacağız.
The Long Drive
The Long Drive oyuncuya çok ilginç bir oyun deneyimi sunuyor. Başta araba sürme simulasyonu gibi bir oynanış sunan bu oyun, ilerledikçe üzerinize atlayan katil tavşanlar ile seyrini değiştiriyor. Evet katil tavşanlar.
Oyun post-apokaliptik bir dünyada geçiyor ve külüstür arabalar ile oradan oraya gezip etrafı kolaçan edip hayatta kalmanızı sağlayacak eşyalar toplamanız gerekiyor. The Long Drive’ın kendi tabiriyle, yaklaşık 5000KM süren bir hayatta kalma oyunu bu. Oyunda herhangi bir son yok, arabanızda kendi playlistinizi de yapıp sevdiğiniz müzikler eşliğinde bu geniş çorak topraklarda ne kadar hayatta kalabilirseniz o kadar oynuyorsunuz. Farklı bir oyun deneyimi isteyenler için bire bir! Sizler için hazırladığımız bir inceleme de mevcut, okuyup oyun ile ilgili daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.
Rust
‘Güven’ kelimesinin hiçbir karşılığı olmadığı bu oyun, oyuncuyu tamamen bir kaosun içine bırakıyor. Hiçbir ipucu yok, hiçbir yardım yok. Tek başınıza elinizde küçücük bir taş parçasıyla oraya buraya vurup eşyalar yapıp karakterinizi geliştirmeye çalışıyorsunuz.
Tabii siz gelişmeye çalışırken aynı anda sizle aynı şeyi yapan bir 250 kişi daha olduğunu unutmayın. Daha da kötüsü hepsi potansiyel düşmanlarınız. Siz sessiz sakin ağaç keserken birisi kafanıza ok çakıp sizi öldürebilir. Veya oyunun ustası olmuş oyuncular sizin elinizde hala tahtadan bir mızrak varken karşınıza MP5 gibi full otomatik bir tüfekle çıkıp sizi tarayabilir. Diyeceğimiz o ki, her şeye hazırlıklı olun. Ama kocaman dünyasıyla Rust, size verecek çok şeyi olan bir oyun. O yüzden denemekten hiç çekinmeyin ve bir şans tanıyın deriz. Oyunla ilgili daha da detaylı bilgi almak isterseniz, Rust İncelemesi isimli içeriğimizi okuyabilirsiniz.
Valheim
Şimdi gelelim son zamanlarda en çok konuşulan ve kısa sürede 2 milyonu aşkın aktif oyuncuya ulaşmış bu viking temalı hayatta kalma oyununa.
Valheim gerçekten hayatta kalma oyunlarının çoğunda sıkıcı olarak baktığımız ağaç kesme gibi işleri dahi çok eğlenceli hale getiren bir oyun. İnsanı nedensizce hiç sıkmıyor. Oyun içerik ve çeşitlilik olarak çok dolu. Ne zannettiğiniz kadar kolay ne de hiç geçilemeyecek kadar zor bir yapı sunuyor bizlere. Tam kıvamında bir oyun. MMORPG ve survival oyun türlerinin birleşimi desek tam yeridir.
Aynı zamanda erken erişimde bile Türkçe dil desteği sunabilen Valheim’i hiç düşünmeden alın derim. Valheim’a ilgi duyduysanız ve daha detaylı öğrenmek isterseniz Valheim İncelemesi isimli yazımıza da göz atabilirsiniz.
The Forest
Bu oyun da yine tüyler ürperten bir atmosferde hayatta kalma çabası verdiğimiz başka bir oyun. The Forest yıllarca ‘hayatta kalma oyunu’ denince akla ilk gelen oyunlardan biri olmuştur.
Burada tabii oyunu geliştiren ekibin başarısı çok büyük. Yılmadan oyuna getirdikleri güncellemeler ile oyuncu deneyimini en üst seviyeye çıkarmak için uğraştılar. Bir uçak kazası sonrası düştüğümüz adada hayatta kalmaya çalışıyoruz işin özünde. Ancak bunun sadece yeme, içme ve barınmadan ibaret olduğunu sanmayın. Oyunda o kadar çok garip düşman var ki say say bitiremeyiz. Cannibal denilen yamyamlardan tut, mutant adı verilen yaratıklarına kadar her türlü mide bulandıran düşmanlarla dolu bir adadayız. Hem barınmamız, hem karnımızı doyurmamız hem de bu düşmanlardan korunmamız (gerekirse de onları tuzağa düşürüp avlamamız) gerekiyor.
Tamamen göze göz dişe diş bir aksiyon sunan The Forest, co-op desteği de sunuyor. Yani bu iğrenç ve korkunç adada yalnız başınıza olmak zorunda değilsiniz. Arkadaşlarınız ile beraber oyundan alacağınız zevki bambaşka seviyelere çıkarabilir, tüm yamyamları yerle bir edebilirsiniz.
Herkese iyi oyunlar!