Tom Clancy Oyunları
Burada oyunları geliştiren yapımcıları da kutlamak gerekiyor açıkcası. Tom Clancy’nin kitaplarını oyun formunda çok ustaca hayata geçiren ve tam bir simülasyon tadında biz oyunculara sunan Ubisoft ve diğer ekipleri tekrardan tebrik edip oyunlara geçelim.
Splinter Cell Serisi
İlk olarak karşımıza 2003 senesinde çıkan Splinter Cell, biz oyunculara ‘stealth action’ ne demek onu öğretti resmen. Sam Fisher isminde bir ajan karakteri canlandırdığımız bu oyun öylesine gizliliğe dayalıydı ki herkesi taramaya alışmış oyuncular için bu tarz bir oyuna alışmak zamanında zor oldu demek yanlış olmaz.
Sonrasında ise serinin ardı ardına oyunları ile karşılaşmaya devam ettik. Herkes için yepyeni bir deneyimdi bu ve eşi benzeri görülmemiş bir oyundu aynı zamanda. Her bir düşmanı alt etmek için onlarca farklı yok izlenebiliyordu ve bu da oynanışa çok farklı renkler katıyordu. Ubisoft da yine her bir yeni Splinter Cell oyununa yeni oynanış mekanikleri de ekleyerek bizleri hiç üzmedi ve Tom Clancy adını da yaşatmaya devam etti.
Ghost Recon Serisi
Splinter Cell’den bile eski olan Ghost Recon serisi ilk olarak 2001 yılında hayata geçirildi. Yıllar boyu ‘Taktiksel TPS’ türünün öncülerinden olan bu seri, git gide kendini bozdu desek çok da yanlış olmaz. Özellikle serinin Wildlands isimli oyunu, oyuncuları resmen ikiye böldü. Kimisi binlerce saat oynayabilirken kimisi oyunları eleştirmekten kendini alamadı.
Ama biraz da objektif olarak yaklaşalım. Serideki oyunlar Splinter Cell’den çok daha geniş bir haritada yer alsa da ‘stealth action’ ve ‘taktiksel TPS’ mekanikleri tabii ki hala yerinde.
Bu sefer, Splinter Cell’e kıyasla bir düşman kampını basmak için izleyebileceğiniz yüzlerce yol var. Daha da iyisi, yalnız değilsiniz ve ekibiniz hemen yanı başınızda arkanızı kolluyor. Böylelikle size verilen görevleri beraber tamamlıyorsunuz.
Wildlands ile oyuna harika bir multiplayer mod getirildi ve bu kocaman dünyada gerçek arkadaşlarınızla beraber oynamak, gizlice düşmanları indirmek ayrı bir keyif veriyor. Ama oyundaki araç sürüş mekanikleri ve NPC’lerin yapay zekası öylesine yetersiz kalmış ki tüm bunlar maalesef çok fazla göze batıyor. Birçok oyuncunun şikayet ettiği noktalardan biri de buydu bu oyun için. Ama genel olarak tüm seriyi bir oyun ile eleştirmek çok yakışık kalmaz diyelim ve son kararı sizlere bırakalım.
The Division Serisi
The Division serisi ilk defa E3’te gösterildiği zaman resmen herkesin tüyleri ürpermişti. Yine ustaca hazırlanmış taktiksel bir TPS oyunu. Bambaşka bir yapım, bambaşka bir çevre ve oynanış mekanikleri ile resmen biz oyuncular arasında büyük bir etki bıraktı.
Gerek post-apokaliptik benzeri garip bir New York şehri atmosferi gerek ise de yenilikçi multiplayer modları olsun herkes çok heyecanlıydı.
Ama… Oyun çıktıktan sonra tüm bu etkinin yitirilmesi çok uzun sürmedi maalesef. Teknik sıkıntılar ve düzelemeyen optimizasyon sorunları ile oyuncular yavaş yavaş oyunu iade etmeye veya terk etmeye başladı. Oyun öyle ya da böyle bir şekilde düzeltilse de birçok oyuncu için pek bir anlam ifade etmedi ve harcanmış bir oyun olarak akıllarda kaldı diyelim ve daha güncel bir seriye geçelim.
Rainbow Six Serisi
Tom Clancy yapımlarını zirveye taşıyan seri Rainbow Six serisi diyebiliriz. Zaten serinin Rainbow Six Siege isimli yapımı ile senelerdir Steam’de en çok oynanan oyunlar listesinden düşmemesiyle bunu bir kez daha kanıtlamış oluyor.
E tabii geçmiş hatalarından ders çıkaran Ubisoft, elindeki tüm serileri yitirince, bunu hayatta tutmak için çok başarılı bir şekilde elinden geleni yapıyor. Tamamen multiplayer odaklı, taktiksel FPS türünde olan bu oyun için detaylı bir incelememiz de mevcut. Dileyen oradan da okuyabilir ancak genel olarak seriden bahsetmek gerekirse: Dediğimiz gibi Rainbow Six serisinin ilk oyunları taktiksel TPS türünde olsa da serinin son oyunları ile birlikte FPS’e geçiş yapıyor. Yani aradaki en büyük farklardan biri bu diyebiliriz.
Ubisoft herhalde oyuncuların daha farklı bir oynanış aradığını fark edip böyle bir hamle yapmış olabilir. Son oyunu Rainbow Six Siege’e getirilen sürekli güncellemeler ile oyun adeta her geçen gün yeni oyuncu kazanmakta ve oyundaki içerik gitgide bollaşmakta. Oyunun en öne çıkan özelliklerinden biri de takım oyunun önemi. Takıma uymayan bir arkadaşınız varsa o maçı %90 kaybetmişsinizdir.
Dileriz Tom Clancy'nin kim olduğuna dair ve tüm bu oyunların nerelerden esinlendiğini anlatabilmiş ve sevdirebilmişizdir.
Herkese iyi oyunlar!