Vampire The Masquerade Bloodhunt İnceleme
Şehirde diğer oyunculara karşı savaşıyorsunuz ve bunu yaparken de tek kural, varlığınızı bir sır olarak saklamaktır. Oyun için herhangi bir hikaye yok ama World of Darkness temasına sadık. Apex Legends ve PUBG gibi oyunlardan kesinlikle ilham alan Vampire The Masquerade - Bloodhunt, onların gotik kuzenleri olarak bile tarif edilebilir. Tek başına ya da üçlü takım olarak Battle Royale savaşına gitmek, ayakta kalan son vampir olmak için savaşmak ve The Masquerade'i sürdürmek önemli olan tek şey.
- Seri, The Masquerade temasını çok başarılı bir şekilde kullanıyor.
- Vampir yeteneklerinize insanların şahit olabilmesi gibi hoş detaylar var.
- Farklı vampir tipleri, klanlar, ganimetler ve daha fazlasıyla benzersiz oynanış stillerine hitap ediyor.
- Rakipleri kadar güçlü bir Battle Royale oyunu değil.
- Oyun içi bazı teknik tefek hatalar mevcut.
Vampire The Masquerade - Bloodhunt ile karanlıkta saklanıyoruz
Vampire The Masquerade - Bloodhunt, Prag'da yağmurlu bir gecede gerçekleşir, şehirde 40-50 vampirin savaşması için iyi bir koruma sağlar ve ziyafet çekecek insan olmadığı için çok itici değildir. Bu ayar, çatılardan ara sokaklara kadar her oyuncunun avantajına kullanılabileceği mükemmel bir seçim. Solo veya üçlü olarak oyuna başlamadan önce doğma noktanızı seçerek başlarsınız deneyiminize.
Kendi zümrenizi/karakter sınıfınızı seçmek benzersiz yeteneklerle birlikte gelir. Bu yetenekler, kinetik yumruklardan veya geçici olarak düşman oyuncuları sersemleten yeteneklerden oluşur. Ayrıca klasik vampir yeteneklerinin ortaya çıktığını görmek sizi mutlu edecektir. Bunlar, ekolokasyonları için yarasaları çağırmayı ve oyuncunun kısa bir süre sisleme yapabilmesini içerir.
Çeşitli silahlar olmasaydı, Vampire The Masquerade - Bloodhunt bir battle royale olmazdı. Haritanın her yerinde oyun tarzınıza uygun baltalardan saldırı tüfeklerine kadar her şey var. Apex Legends ve Fortnite gibi, silahların da kalitelerini gösterecek renkli bir nadirlik seviyesi var. Oyuna eklenen bir katman, NPC vampir avcılarının varlığıdır. Şehrin etrafına serpilirler ve öldürülürlerse daha iyi eşya ve silah kaynağıdırlar. Zırh ve iyileştirici eşyalar gibi etrafta çok sayıda başka eşya bulacaksınız. İyileştirici eşyalar ise tabii ki kan.
Yüksek templolu bir Battle Royale deneyimi sunuluyor
Vampire The Masquerade - Bloodhunt oyununu çok ilgi çekici ve hızlı tempolu bir oyun olarak buldum. Dikkatli olmazsanız savaş bir anda sona erebilir ve arenayı daraltan kırmızı duvar her zaman aklınızın bir köşesinde kalır. Günümüz Prag'ının tarihi mimarisi, harita düzenine gerçekten mükemmel bir şekilde uyuyor. Mümkün olduğunda kendimi çatılarda gezinirken buldum ve tasarımcıların sizden bunu istediğini de hissedebilirsiniz zaten. Şehrin etrafında, vampir yeteneklerini kullandığınızı ve insanlardan beslendiğinizi görünce tepki veren insan siviller de var. Beslenmek sizi tamamen iyileştirir, ancak tespit edilirse diğer oyuncular sizi daha kolay bulabilir. Bu yüzden, vampir kimliğinizi diğer insanlara belli etmemeniz gerekiyor.
Grafik ayarları, düşük ila çok yüksek seviyelerinin yanı sıra 1080p 60 FPS değerlerine gitmeyi içeriyordu. Dokular, aydınlatma ve gölge, hatta yeşillik kalitesi gibi söz konusu ayarları kolaylıkla özelleştirebiliyorsunuz. Oyun, özellikle hala erken erişimde olduğu düşünüldüğünde, böylesine grafiklerle deneyimlemek harikaydı. Ben bu deneyimi daha da üst seviyeye çıkarmak için Legion 5i cihazını kullandım. Donanımsal anlamda çok güçlü olan bu cihaz erken erişimde optimizasyon problemleri olan oyunları bile yağ gibi akıtabiliyor.
Ses, çevresel seslerden mücadeleye kadar gerçekten iyi tasarlanmıştı. Şehrin etrafındaki silah ateşi orkestrasını saymazsanız, pek bir müzik yoktu oyunda. Dövüş dışındaki diğer sesler çevre ile etkileşimden geliyor. Sokaklarda veya çatılarda koşmak için binaların kenarlarına tırmanma sesleri ve dahasını rahatlıkla duyabiliyorsunuz.
Battle Royale türüne ilgi duyanlar, Vampire The Masquerade - Bloodhunt oyununu denemeli
Vampire The Masquerade - Bloodhunt, saf ve basit bir çevrimiçi savaş oyunudur. Bu, diğer oyuncuları öldürerek haritayı dolaşmak açısından fazla bir değişiklik olmadığı anlamına gelir. Bunun yüzeyinin altında, nasıl oynayacağınızla ilgili daha çok şey var. Farklı oyuncu türlerigrupları arasından seçim yapmak, oyun tarzınıza uyması ve bir takımın parçasıysa diğerlerini tamamlaması için biraz çeşitlilik sağlayabiliyor. Günlük hedefleri tamamlayıp seviye atladıkça kozmetik ürünler kazanabiliyorsunuz kıyafetler ve aksesuarlar gibi. Kendim pek görmedim ama üç kişilik takımlarda oynamanın sosyal yönü de şüphesiz ne kadar oynayacağınızı ekleyecektir.
Özetle, battle royale türünde biraz farklı şeyler yaptığı için Vampire The Masquerade - Bloodhunt ile geçirdiğim zamandan gerçekten keyif aldım. Vampire The Masquerade dünyası hakkında biraz bilgim var ve kaynak materyale oldukça sadık görünüyor. Karakter sınıflarının, silahların vb. çeşitliliği, türün hayranlarının kendi oyun tarzlarını bulacağı anlamına gelir. Oynanış ilgi çekici, tatmin edici ve aynı zamanda da harika görünüyor ve kulağa hoş geliyor. İster tek başınıza, ister üçlü olarak oynayın, oyundan zevk alıyorsanız saatlerce bu deneyimi yaşayabilirsiniz.