Red Dead Redemption 2 İncelemesi

Bu yüzden PC oyuncuları ve konsol oyuncuları birbirleriyle sürekli çatışma halindedir. Bu çatışmayı en çok körükleyen serilerden biri de “Red Dead” serisidir. Bu serinin ilk oyunu olan Red Dead Redemption hala sadece konsol oyuncularının erişiminde olsa da, değişen zaman ve gelişen teknolojilerin nimetlerinden yararlanmak için Rockstar Games ikinci oyun olan Red Dead Redemption 2’yi PC oyuncularının arşivine de eklemiştir. Bugünkü incelememiz olan “RDR 2” hikayesiyle başlayalım içeriğimize. Spoiler uyarısını başlamadan yapalım, dileyen direkt Dünyası ve Detaylara atlayabilir.

HİKAYESİ

1899'daki başarısız bir feribot soygunundan sonra Van der Linde çetesi, önemli miktarda para zulasını bırakıp Blackwater'dan kaçmak zorunda kalır.

Çete artık dünyanın modernleştiğini ve kanun dışı hayat sürme günlerinin artık sona erdiğini bildiğinden, emeklilik hayallerini gerçekleştirmeye yetecek kadar birikimi sağlamak için birkaç büyük soygun yapacakları gözlerden uzak bir yere inzivaya çekilmeye karar verirler.

Çete, sürekli çete lideri Dutch’ın bu sefer emeklilikten önceki son soygunumuz dediği bir sürü soyguna girişiyor. Valentine’daki Pinkerton'lar ile olan bir çatışmanın ardından, ekip Lemoyne'a taşınır. 

Ekip, Saint Denis'de bir banka soyar ancak Pinkertonlar araya girerek Hosea'yı öldürüp John'u tutuklarlar. Dutch, Arthur, Bill, Javier ve Micah, Küba'ya giden bir gemi ile şehirden kaçmayı başarırlar. Gemiyi şiddetli bir fırtına sonucunda batar ve ekip Guarma adasında karaya çıkmak durumunda kalırlar ve burada zalim bir şeker imalatçısı olan Fussar ile köleleştirilmiş yerel halk arasındaki bir savaş arasında bulurlar kendilerini. 

Devrimcilerin Fussar'ı öldürmelerine yardım ettikten sonra grup, Amerika Birleşik Devletleri'ne ulaşmayı başarıp, çetenin geri kalanıyla yeniden bir araya gelirler. 

Dutch, son bir soygunu saplantı haline getirir ve Arthur'un, John'u planladığından daha önce kurtarmasını kendisine itaatsizlik olarak adlandırıp Arthur'un sadakatinden şüphe etmeye başlar ve Micah'ı Arthur'un yerine as adamı olarak seçer. Arthur’da artık Dutch'ın zannettiği kişi olmadığını anlıyor ve bütün kararlarını kendince sorguluyordur.

Tüberküloza yakalandığı ve ölümle yüzleşmesinin yakın olduğu gerçeğiyle tanışınca, çeteyi korumak ve yerli halka yardımcı olmak için Dutch’a resmen meydan okumaya başlar.

Pinkerton'lar kampa saldırdığında Dutch, bir çete üyesinin muhbir olarak çalıştığı konusunda paranoyaklaşır.

Dutch ve Micah ordu mensuplarının maaşlarını taşıyan bir trene son bir soygun düzenlerken başarısızlık sonucu birkaç çete üyesi de hayal kırıklığına uğrayıp çeteden ayrılır.

Sekiz yıl sonra, 1907'de John ve ailesinin dürüst bir hayat sürmeye çalıştığı bir sekans karşılıyor oyuncuyu. Ama John'un eski hayatını geride bırakmaya pek niyeti yoktur ve bu durum Abigail's çok rahatsız eder. Artık John yalnız başınadır.

John bir çiftlik satın almak için bankadan kredi alır. Yeni bir ev inşa etmek için Uncle, Sadie ve Charles‘dan yardım ister ve dönüşünde hatasını anlayıp Abigail'e evlenme teklif eder. Sonrasında John, Micah’ın hayatta olduğunu ve bir çetesinin olduğu öğrenir ve ekibiyle onlara saldırır ve Micah ölür.

John daha sonra Abigail ile evlenir ve Uncle ile birlikte sıradan bir çiftlik hayatı yaşamaya karar verirken, Sadie ve Charles ise başka arayışlar için ekipten ayrılırlar.

DÜNYASI VE DETAYLARI

GTA serisi ile gönüllerde taht kuran Rockstar, Red Dead Redemption ile çıtayı o kadar yukarı taşımış ki kendisinden çok sonra çıkan oyunların bile bu kaliteye ulaşabilmesi pek mümkün gibi görünmüyor.

Oyun öncelikle muazzam gözüküyor. Çevre, karakterler, oyunun dünyasında yaşayan hayvanlar ve bunların hareket şekilleri o kadar gerçekçi gözüküyor ki tam anlamıyla yaşayan bir dünya demek kesinlikle yanlış olmaz. Bazen bir göl kenarında oturup saatlerce balık tutmak veya karlı dağların zirvesine gerçekten zorluğu çekerek çıktıktan sonra soluklanıp harika manzarayı seyre dalıp gitmemek içten bile değil.

Gerçekten yaşayan bir dünyası var sözünü boşa söylemediğimizin kanıtını da şöyle açıklayalım: mesela bir hayvan öldürüp orda bıraktınız oradan ayrılıp oyun içi zamanla birkaç gün sonra aynı noktaya döndüğünüzde hayvan leşinin çürüdüğünü göreceksiniz. Her bir karakterin kendi başına eylemleri bulunuyor ve bir karaktere yardım ettiğinizde bir sonraki karşılaşmanız da sizi gerçekten tanıyor.

Evet karakterlerle iletişime geçmeniz için sinematik bir sekansa ihtiyacınız yok. Yolda yürürken veya atınız üzerinde seyahat ederken arkanızdan seslenen birilerini duyarsanız sakın şaşırmayın. 

Oyunun içinde yeterli seviyede ve sayıda yan görev bulunmakta. Yan görev dediğimize bakmayın. Neredeyse her bir yan görev ana görev kalitesinde ve neredeyse hepsi sinematikler ile desteklenmiş durumda.

Yapımda yapacağınız o kadar çok aktivite var ki bazı zamanlarda ana görevi es geçip bunların içinde kaybolabilirsiniz. Bu söylediklerimizi detaylandıracak olursak:

Legendary olarak geçen nadir ve büyük hayvanları avlama, balık tutma, bounty dediğimiz kelle avcılığı, nadir bitkileri toplama, soygun yapma, çetenin maddi finansmanı sağlama gibi daha sayamayacağımız onlarca aktivite barındırıyor yapım. 

SON SÖZ

Gerçek anlamda yaşayan dünyası, özenle oluşturulmuş ve size göz ziyafeti sunan görselliği ve kendileri gerçekten birer biriymiş gibi oluşturulmuş karakterleriyle çok güçlü olmasa da güzel bir tat bırakan hikayesi,bunun yanıda zengin ve ustaca ellerden çıkmış hissiyatını sonuna kadar veren aktiviteleriyle her oyuncunun deneyimlenmesi gereken bir yapım Read Dead Redemption 2.

İyi oyunlar.

Red Dead Redemption 2

₺767,59

den başlayan fiyatlarla